top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıProf. Dr. A. Barış Durukan

Gebelik ve Varis

Güncelleme tarihi: 27 Ağu 2020

Kanıksanmış adı ile varis, daha bilimsel tanımıyla toplar damar yetmezliği bacakları tutar ve kabaca toplumda %25 oranında görülür. Bacaklardaki rahatsızlık ve kısıtlılık ilerleyici tarzdadır. Toplar damar yetmezliği basit, görünür kılcal damarlardan, açık yaralara kadar değişen bir yelpazedir. Sıklıkla görünür kılcal yada varis şeklinde damarlar, bacaklarda ağrı, şişlik, rahatsızlık/huzursuzluk hissi, bacakta ağırlaşma, kaşıntı, uyuşukluk, karıncalanma hissi ve gece krampları mevcuttur. Hayatı tehdit edici bir hastalık olmaması ve erken evrelerde ciddi kısıtlama yapmaması sebebiyle sıklıkla ihmal edilir ve hastalar (kozmetik yakınmayı önemseyenler hariç) daha geç evrelerde, ciddi deri değişiklikleri, hatta açık yara ile başvururlar. Varis çorabı giyme korkusu yada çorap tedavisine ön yargılı uyumsuzluk hissi; çorap/ilaç/cerrahi tedaviden fayda görülmeyeceği yada tekrarlayacağı önyargısı da bu durumu körükler. Ancak son yıllarda kozmetik kaygıların daha ön planda olması, lazer gibi daha az girişimsel tedavi seçeneklerinin popülerlik kazanması ve poliklinik bazlı yapılan iğne tedavilerinin başarısının yaygınlaşması hastaları daha erken evrelerde başvuruya sevk etmektedir.


Özellikle kadın popülasyonunu daha çok etkileyen toplar damar yetmezliği, doğurgan çağda görülmekte ve kadınların en hassas dönemi olan gebelik dönemlerinde artış göstermektedir. Bu artış, mevcut müphem/belirgin şikayetlerin daha şiddetli haline gelmesi tarzında olabileceği gibi, ilk kez gebelikte de ortaya çıkabilmektedir. Yine bu dönemde herhangi bir tedavi yada önlem alınmasının mümkün olmayacağı yada sakıncalı olacağı kaygısı ve önyargısı, çok şiddetli şikayeti olan bayanlar hariç başvuru yapılmamasına neden olmakta, bebeğin sağlığının iyi olmasının anne için daha önemli olması da duruma verilen önemi azaltmaktadır. Yine kadın doğum uzmanlarınca gerekli yönlendirmeler yapılmadığı takdirde, konunun önemi göz ardı edilmektedir.



Gebelik dönemi kadınlar için çok özel ve keyifli bir süreçtir. Bu süreçte rahim, vücut sıvıları ve hormonal sistemdeki değişiklikler toplar damar yetmezliği ve kılcal damarların gelişmesine yada daha büyük varislerin oluşmasına kolaylık sağlamaktadır. Özellikle gebelik öncesi toplar damar yetmezliği tanısı almış hastalarda daha belirgin olarak şikayetler ortaya çıkmaktadır. Bacaklardaki ağrı sıklıkla artmış vücut ağırlığına bağlı, kas-eklem ağrıları olarak yorumlanmaktadır. Yine bacaklarda oluşan şişlikler artmış vücut ağırlığına bağlanmaktadır. Gebeliğin ileri dönemlerinde kasıklarda oluşabilen büyük varislerde yine normal olarak algılanmaktadır. Ancak, vücut her ne kadar fizyolojik değişikliklere uğrasa da, bu bahsi geçen bulgu ve şikayetler fizyolojik değildir. Gebelik dışında da en sık bulgu olan şişlik ve ağrı, gebelikte artmış vüc


ut sıvıları ve


rahim büyüdükçe karnın sağ tarafındaki ana toplar damara olan bası sebebiyle toplar damar yetmezliğini artırmak suretiyle ortaya çıkmaktadır. Gebelere genellikle sol tarafa yan yatılmasının önerilmesi basıyı azaltmak amaçlıdır. Ancak bu tür şikayetler olduğunda hastanın bir kalp ve damar cerrahı tarafından değerlendirilerek, toplar damar yetmezliğinin olup olmadığı, yine lenfatik ödemin olasılığı fizik muayene ve doppler ultrasonografi ile dokümante edilmelidir. Gebelikte varis çorabı giyilmesi, toplar damar yetmezliği saptanması durumunda önerilmektedir. Varis çorabı, şikayetleri azalttığı gibi, hastalığın ilerlemesini engellemekte, bu sebeple görünür varis oluşumunu azaltmaktadır. Gebeler için, karın kısmı özel yapılmış varis çorapları mevcuttur. Hastanın bacak ölçüleri alınarak uygun basınç ve boyutta çorap verilmektedir. Özellikle, boy/kilo/beden baz alınarak, ezberden verilen çorapların uygun olmayacağı, hatta zararlı olabileceği unutulmamalıdır. Toplar damar yetmezliği saptanmasa bile sadece basit şişliklerde dahi çorap tedavisinin yeri vardır ve oldukça etkindir.


Gebelikte toplar damar hastalıkları için ilaç tedavisi verilebilmektedir. Ancak, her ne kadar gebelik ve bebek üzerinde etkinlik ve zarar çalışmaları yapılmış olsa da, zorunlu sebepler hariç gebelerde ilaç kullanımından kaçınılması gerçeği toplar damar


hastalıkları için de geçerlidir. Bu sebeple, ilaç tedavisi genellikle önerilmemektedir.



Bacakların yüksekte tutulması halk arasında da bilinen en basit öneridir. Özellikle gece boyunca, uyku esnasında bacakların kalp seviyesinden yüksekte kalması faydalı olmaktadır. Birçok hasta bacaklarının altına yastık, battaniye koymakta, bu da rahatsız bir yatış pozisyonuna sebep olmakta, yada bu yüksekliğin bir süre sonra tekmelenmek suretiyle atılmasıyla sonuçlanmaktadır. Ancak, yatağın ayak tarafının 2-3 cm'lik takozlarla yükseltilmesi, kolayca bu işlevi yerine getirmekte, her pozisyonda uyumaya olanak sağlamakta ve hastanın eşinin de rahatsız olmamasını sağlamaktadır.


Günlük yapılan yürüyüş, bisiklet ve yüzme gibi egzersizler, gebelik döneminde de baldır ve uyluk kaslarının çalışmasını sağladığı için toplar damar kan akımını kolaylaştırmakta, toplar damar şikayetlerinin önlenmesi ya da azaltılmasına katkı sağlamaktadır. Yine günlük 20 dakika bacakların yatay pozisyonda vücut ısısından biraz daha ılık (32 derece ideal) suda tutulması, yüzme havuzunda yatay yada dikey pozisyonda 20 dakika durulması bacaklarda şişlik ve ağrı şikayetlerinin oluşmasını engellemekte yada azaltmaktadır. Banyo sonrası bacaklara soğuk duş uygulaması da benzer etkilere sahiptir.


Hastaların görünür varislerinin oluşması durumunda, gebelikte bunlara iğne, ya da cerrahi müdaha


le önerilmemektedir. Ancak, bunların gebelik sonrası rahmin yaptığı basının ortadan kalkması ve vücut sıvı ve hormon dengesinin normale dönmesi sonrası azalacağı akılda tutulmalıdır. Hastalar kabaca, emzirme dönemi sonrası doppler ultrasonografi ile değerlendirilmekte ve uygun tedavi seçenekleri belirlenmektedir.


Bir kadının hayatının en hassas ve en önemli dönemi olan gebelik döneminde toplar damar hastalıklarının gelişimi ve ilerlemesinin kolaylaştığı bilinciyle, mutlaka bir kalp ve damar hastalıkları uzmanı gözetiminde gerekli önlemlerin alınması ve tedavilerin uygulanması ile hem kozmetik, hem de fiziksel şikayet ve bulguların engellenebileceği yada azaltılabileceği unutulmamalıdır.

214 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Mitral Kapak Hastalıkları Cerrahisinde Tamir Seçeneği

Mitral kapak hastalıklarında görülen darlık, yetmezlik, yeni oluşan ritim bozukluğu, kalpten pıhtı atması ve kalp fonksiyonlarında bozulma gibi tablolar cerrahi tedavi gerektirebilir. Cerrahi tedavide

bottom of page